Kronik Stres Nedir?
Bireyin çevresel faktörlerden gelen uzun süreli ve olumsuz uyarıcılara maruz kalması kronik stres olarak tanımlanır. Kronik stresi ortaya çıkaran nedenlerin başında travmatik durumlar, aile içi iletişim, sosyal etkileşim, iş ya da okul gelir.
Kronik Stres Ne Demek?
Amerikan Psikoloji Derneği (APA) kronik stresi uzun süreli iç ya da dış kaynaklı bir uyarıcıya verilen fizyolojik ve psikolojik tepki olarak tanımlar. Kronik stres, bireyde fizyolojik ve psikolojik olumsuzluğa yol açacak uyarıcının fiziksel olarak ortamda bulunmaması veya ortadan kalkması durumunda devam etmesidir. Bireyin zihninde yer alan olumsuz deneyimler zihinsel veya bedensel belirtileri kronik biçimde ortaya çıkarır. Bu nedenle olumsuz yaşantılara sahip bireylerde görülen kronik stres uzun süreli ve tehlikeli bir sendromdur. Kronik stres bireyin zihinsel ve fiziksel işlevlerinde bozukluklara yol açar. Bireyin sosyal yaşamında uyum sorunlarına ve günlük hayat faaliyetlerinde işlev kaybına yol açabilir.
Kronik Stresin Nedenleri Nelerdir?
Kronik stresin nedenleri şunlardır:
- Çalışma yaşamında sorunlar
- İstismar
- Psikolojik şiddet
- Biyokimyasal maddelerin düzeylerinde değişimler
- Travmatik yaşantılar
Kronik Stresin Belirtileri Nedir?
Kronik stresin belirtileri şöyle sıralanabilir:
- Uyku bozuklukları
- Yoğun ve istenmeyen düşünceler
- Konsantrasyon ve dikkat problemleri
- Kontrol kaybı hissi
- Çaresizlik ve endişe
- Öfke kontrolünde yetersizlikler
Kronik Stresin Fiziksel Belirtileri Nelerdir?
Kronik stresin fiziksel belirtileri şunlardır:
- Eklem ve kas ağrıları
- Psikosomatik hastalıklar
- Enfeksiyonlar
- Migren
Kronik Stresin Zararları Nedir?
Kronik stresin zararları şöyledir:
- Aile içi iletişimde problemler
- İş kaybı
- Romantik ilişkilerde sorunlar
- Sosyal etkileşimde izolasyon
- Bedensel hastalıklar
- Kilo kaybı
- Cinsel istek kaybı
- Uyku sorunları
- Depresyon
- Ekonomik problemler
- Madde bağımlılığı
- Okul performansında düşüş
Kronik Stres Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Kronik stresin tedavisinde kullanılan yöntemler birbirinden farklılık göstermektedir. Ruh sağlığı uzmanları kronik stresin tedavi sürecinde ilk olarak stres kaynaklarını ortaya çıkarmaya çalışır. Bireyin kronik stres kaynaklarına yönelik farkındalık kazanması belirtilerin önüne geçmede kolaylık sağlar. Diğer yandan kronik stresin etkilerinin uzun dönemde ortaya çıkması nedeniyle sıkıntı veren uyaranlar çoğunlukla kaybolmaktadır. Kronik stresin neden olduğu psikosomatik hastalıklar bireyin bedeninde fiziksel belirtiler ortaya çıkarır. Bu hastalıkların tedavisinde genellikle ilaçlar veya çeşitli cerrahi yöntemler kullanılır. Öte yandan psikosomatik hastalıklar kaygı, depresyon gibi zihinsel süreçlerde bozulmalar yaratır. Psikosomatik ve psikolojik hastalıkların tedavisinde yaygın olarak psikoterapi yöntemi kullanılır. Bireyin zihinsel süreçlerini irdeleyen psikologlar, bireyin düşünce ve davranışlarını düzenler.
Kronik Streste Psikoterapi Uygulanır mı?
Dış dünyadan gelen stres uyaranlarının bireyin zihninde yarattığı bozulmalar duygu, düşünce ve davranışsal süreçlerde değişimlere neden olur. Bu değişimler kronik stresin tedavisinde psikoterapi yaklaşımları kullanılarak düzenlenebilir. Psikologlar, psikoterapi sürecinde zihinsel ve davranışsal değişimleri irdeleyerek bireyin ruh sağlığını geri kazanmasını sağlar. Öte yandan kronik stresle başa çıkma yollarını öğrenen birey yaşamının devamında karşılaşacağı yeni deneyimlere karşı dayanıklılık kazanır.
Kronik Stres Nelere Yol Açar?
Kronik stres şunlara yol açar:
- Kalp hastalığı
- Yüksek tansiyon
- Diyabet
- Cinsel işlev bozukluğu
- Gastrointestinal bozukluklar
- Şizofreni
- Kaygı bozuklukları
- Depresyon
Kalp Hastalığı
Kalp hastalığı kronik stresin uzun dönemli olumsuz etkileri sonucu ortaya çıkan psikosomatik bozuklukların başında gelir. Şiddetli stres kaynağına uzun süre maruz kalan bireyin zihinsel süreçlerinde ortaya çıkan duygu ve düşüncelerin olumsuz sonuçları bedensel belirtilerle ortaya çıkabilir. Bu belirtilerin başında ise kalp hastalıkları yer alır. Kalp hastalıkları farklı alt tanımlamalara ayrılmıştır. Günümüzde kronik stres sonucu görülen kalp hastalıkları yüksek tansiyon, kalp ritmi bozukluğu ve dilate kardiyomiyopat olarak sıralanır.
Yüksek Tansiyon
Psikosomatik kalp hastalıkları arasında en sık görülen sendromlardan biri yüksek tansiyondur. Kronik stresin bireyin zihninde yarattığı yoğun duygulanım, kalbin çalışma düzeninin bozulmasına neden olur. Yüksek tansiyon bireyin strese uzun süre maruz kaldığı durumlarda kendisini gösterir. Yüksek tansiyon belirtileri iki şekilde görülebilir. Bu durumlardan ilki kronik stresin varlığı sonucu ortaya çıkan sürekli yüksek tansiyondur. Diğer yandan ikinci durum ise stresli yaşam olaylarının ani ve şiddetli biçimde ortaya çıkması sonucu yükselen tansiyondur. Kronik bir hastalık olan yüksek tansiyon ilaç tedavileri ile kontrol altında tutulur. Yüksek tansiyondan korunma yolları ise düzenli yaşam ve olumsuz uyarıcılardan olabildiğince uzak durmaktır.
Diyabet
Günümüzde yaygın hastalıklardan biri olan diyabet, bireyin yoğun strese devamlı biçimde maruz kalması nedeniyle görülür. Bireyin duygu ve düşünce süreçlerinde yaşadığı değişimin etkileri, bedensel veya davranışsal olarak kendisini gösterir. Bireyin stresle başa çıkma mekanizması hatalı geliştiğinde veya yetersiz kaldığında diyabet görülebilir. 30’lu yaşlarda başlayan diyabetin ülkemizde görülme sıklığı %14.7’dir. Diğer yandan erkekler diyabet hastalığı için öncelikli risk grubunda yer alır.
Cinsel İşlev Bozukluğu
Cinsel işlev bozuklukları biyolojik veya fiziksel faktörlerden bağımsız olarak ortaya çıkıyorsa sendromun temelinde yer alan ana faktör zihinsel süreçlerdir. Bireyin sahip olduğu psikososyal faktörleri etkileyen çevresel değerlendirmeler cinsel işlevlerde bozulmaları meydana getirir. Bu çevresel değerlendirmeleri bozan etkenlerden biri ise kronik strestir.
Cinsel işlev bozukluğu tedavisi olan bir sendromdur. Cinsel işlev bozukluğunun belirtileri ilaç kullanımı ile azaltılabilir ancak kesin tedavi psikoterapi yaklaşımları ile yapılır. Cinsel işlev bozukluğunu ortaya çıkaran nedenlerin, stres kaynaklarının ve davranışsal sonuçların irdelendiği psikoterapi sürecinin sonunda birey eski sağlığına geri döner.
Gastrointestinal Bozukluklar
Kronik stres bireyin fiziksel sağlığını bozan önemli bir hastalıktır. Bireyin fiziksel sağlığının bozulmasıyla ortaya çıkan gastrointestinal bozukluklar yaşam kalitesini düşüren bedensel ve ruhsal sorunlara neden olan sendromlardır. Psikosomatik olarak tanımlanabilen gastrointestinal bozukluklara örnek olarak kolit, mide-bağırsak ülserleri ve romatoid artrit örnek gösterilebilir. Gastrointestinal bozukluklar kronik hastalıklardır. Bireyin yaşamının farklı noktalarında nükseden bozukluklar ruh sağlığından beslenme alışkanlıklarına kadar bireyin yaşamını olumsuz etkileyen farklı belirtilere neden olur. Öte yandan gastrointestinal bozukluklar ortaya çıktıktan sonra da stresli yaşantılardan etkilenir. Bu nedenle koruyucu veya önleyici tedaviler hastalığın erken dönemlerinde yapılmaya başlanmalıdır.
Şizofreni
Şizofreni kronik stres sonucu ortaya çıkabilen bir sendromdur. Ancak stresle karşı karşıya kalan her bireyde şizofreni görülmez. Şizofreni genetik bir bozukluktur. Şizofreni anne ve babadan çocuğa aktarılan genlerin hastalığa yatkınlık oluşturmasıyla görülür. Şizofreni belirtileri, genellikle travmatik olaylar veya ölüm gibi stresli yaşam olayları ile ortaya çıkar. Şizofreninin bilinen kesin bir tedavisi yoktur. Öte yandan hastalığın belirtilerinin azaltılmasında ve önlenmesinde kullanılan çeşitli tedavi teknikleri bulunmaktadır.
Kaygı Bozuklukları
Bireyin çevresel stres uyaranlarına uyaranlarına uzun süre maruz kalması zihinsel ve bedensel sorunlara yol açar. Kaygı bozuklukları altında yer alan farklı belirtilere sahip sendromlar bedensel ve zihinsel problemlerden meydana gelmektedir. Bireyde ortaya çıkan kaygıya bağlı sendromlara örnek olarak travma sonrası stres bozukluğu ve yaygın anksiyete bozukluğu örnek gösterilebilir. Kaygı bozuklukları kronik stresin olağan sonuçlarındandır. Düşünce süreçlerinde bozulmalar yaşayan birey beklenmeyen, ani ve tekrarlayıcı duygular ve davranışlar sergiler. Bu nedenle kontrol kaybı hissi veya duygu durumu bozuklukları kronik stres ile ilişkilidir. Kaygı bozuklukları stres gibi kronik hastalıklardır. Tedavi edilmediği sürece kaygı belirtilerinin şiddeti bireyin yaşamını olumsuz etkileyecek şekilde artar. Bireyin yaşam kalitesinin düşmesi sosyal uyum problemlerine, işlev kaybına ve intihara yol açar.
Depresyon
Bireyin duygu ve düşünce süreçlerinde yoğun üzüntü gibi olumsuz duygularla ortaya çıkan depresyon yaşamın farklı yönlerini etkileyen bir sendromdur. Kronik stres belirtileri bireyin zihinsel dayanıklılığını azaltır. Stres kaynağından ve belirtilerden kurtulamayan bireyin olumlu dünya görüşü, olaylara yönelik değerlendirmeleri ya da duygu düzenleme becerileri zamanla değişime uğrar. Zihinsel süreçlerde görülen bu değişim ise depresif düşünceleri ve beklenmeyen davranışsal sonuçları ortaya çıkarır. Depresyon belirtileri belirli aralıklarla yaşam boyu ortaya çıkan bir bozukluktur. Bu nedenle kronik stres belirtileri ile eş zamanlı görüldüğünde bireyin yaşamı önemli ölçüde etkilenebilir.
Strese Karşı Neler Yapılabilir?
Stres insanı hayatta tutan, yaşamsal gereklilikleri sağlamak için onu harekete geçiren biyolojik bir mekanizmadır. Fakat diğer pek çok biyolojik mekanizma gibi stresin de ideal düzeyden fazlası birey için olumsuzlukları ortaya çıkarır. Bu olumsuzlukların başında psikosomatik hastalıklar, uyum problemleri, yaşamsal faaliyetlerde işlev kaybı ve hayattan zevk alamama gelir.
Modern hayatın getirdiği sorumluluklar, şehirleşme ve sosyal etkileşime girme mecburiyeti bireyin stres faktörleriyle bir arada yaşamasına neden olur. Birey yaşamsal karar alarak ortam değişikliği yapmadığı sürece strese karşı mücadele etmek zorundadır. Bu mücadele yollarının başında zihinsel süreçlerin korunması yer alır. Psikolojik dayanıklılığın arttırılması, ikili ilişkilerde iletişim problemlerinin giderilmesi ve kendine yönelik beklentilerin fark edilmesiyle zihinsel süreçlerde ortaya çıkabilecek sorunların önüne geçilebilir. Öte yandan bireyin somut çözüm bulamayacağı çevresel uyaranlar da kronik stres faktörlerinin arasında yer alır. Bu uyaranlar trafik, gürültü veya ülkenin sosyodemografik koşulları olarak sıralanabilir. Kronik stres, bireyin olumsuz yaşantılardan yineleyici biçimde etkilenmesi sonucu ortaya çıkar. Bu nedenle bireyin stresli ortamdan uzaklaştırılacak aktivitelere sahip olması çevresel koşullarla mücadelede yer alan etkili bir başa çıkma stratejisidir.
Kategoriler
Son Yazılar
En Çok İşe Yarayan Sertifikalar
21 Ağustos 2023
11 Maddede Etkili Sunum Teknikleri
14 Ağustos 2023
Risk Analizi Nedir?
13 Ağustos 2023