Uğultulu Tepeler Kitap Özeti ve Konusu
İçindekiler
Uğultulu Tepeler kitabı, İngiliz yazar Emily Bronte tarafından yazılmış bir romandır. Yazarın kaleme aldığı tek roman olan Uğultulu Tepeler, özetle 19. Yüzyılın İngiltere’sinde geçen sancılı bir aşk öyküsünü anlatıyor. Romanda bir aileye evlatlık olarak giren Heatcliff adlı bir zencinin, üvey kardeşi Catherine’e aşık olması ancak karşılık göremeyince intikam alması anlatılır.
Uğultulu Tepeler roman özeti, klasik bir aşk ve intikam hikayesi olmanın ötesine geçerek Viktorya dönemi İngiltere’sinde farklı sosyal sınıflar arasındaki ilişkiyi, dönemin toplumsal yapısını da yansıtmaktadır. Uğultulu Tepeler kitabının detaylı özetini içeriğimizin devamında okuyabilirsiniz.
Uğultulu Tepeler Kitabının Özeti
İki kardeş, Hindley Earnshaw ve Catherine Earnshaw, İngiltere'de aileleriyle birlikte yaşayan normal bir ailedir. Ancak babaları Liverpool'a iş gezisi sırasında yolda gördüğü bir zenci çocuk olan Heatcliff'i eve getirir. Hindley, Heatcliff'i asla sevmezken Catherine ona karşı derin bir sevgi besler. Babalarının da ona karşı bir zaafı vardır.
Bay Heatcliff öldüğünde Hindley boş ve işe yaramaz biri olurken Catherine ve Heatcliff içten içe birbirlerini seven iki kişi olarak kalırlar. Ancak bir akşam dadısı Nelly ile konuşurken Catherine, Heatcliff'i sevdiğini fakat cahil biriyle evlenmeyeceği için Thrushcross Grange malikanesinde yaşayan Edgar Linton ile evlenmeyi tercih ettiğini söyler. Bu sırada bahçede olan Heatcliff, Catherine'nin sözlerini duyar ve hemen oradan koşarak uzaklaşır.
Yıllar sonra kültürlü ve zengin bir beyefendi olarak geri dönen Heatcliff, Catherine'in Edgar Linton ile evlenmiş olduğunu öğrenir. Tek amacı, her iki aileden de intikam almak olan zalim ve hilekar bir adam olarak geri döner. Bunun için Edgar Linton'un kız kardeşi Isabella'yı kandırarak evlenir ve ona acımasızca davranır. Sonunda Isabella, küçük oğluyla birlikte güneye kaçar ve ağabeyinin soyadını verir.
Yıllar önce, Uğultulu Tepeler'de Hindley ile yaşamaya başlayan Heatcliff, Hindley'in ölümünden sonra oğlu Hareton'un sorumluluğunu üstlenmiş ve onu en olumsuz şekilde yetiştirmiştir.
Seneler sonra, Catherine ilk çocuğunu dünyaya getirirken hayata gözlerini yummuştur. Babası Edgar Linton, küçük kızın annesine olan benzerliğiyle yürek burkan bu olaya dayanamaz ve kızına annesinin adını verir. Cathy, babasının tesellisi ve tüm sevgisiyle en iyi şekilde büyütülür.
Birkaç yıl sonra Catherine'in ölümünden sonra, Isabella da hayata gözlerini yumar. Ölmeden önce, ağabeyini yanına çağıran Isabella, oğlu Linton'ın bakımını kardeşine bırakır. Linton, cılız ve hastalıklı bir çocuktur. Ancak Heatcliff, oğlunu hemen alarak Uğultulu Tepeler'e götürür. Edgar, tatsız bir olay yaşanmaması için bu durumu kabullenir. Heatcliff'in amacı, Edgar'ın ölümünden sonra tüm mirasa sahip olmak için Linton'ı Catherine ile evlendirmektir. Büyük çaba gösterir ve amacına ulaşır. Edgar'ın ölümünden sonra Cathy'yi Uğultulu Tepeler'de büyük bir acı ve ızdırap beklemektedir.
Uğultulu Tepeler Romanının Yazarı Emily Bronte Hakkında Kısaca Bilgi
Uğultulu Tepeler romanının yazarı Emily Bronte, 30 Temmuz 1818 tarihinde Birleşik Krallık'a bağlı Thornton köyünde dünyaya gelmiştir. Edebiyata şiir yazarak başlayan yazarın tek romanı Uğultulu Tepeler’dir.
Kadınların yazarlık yapmasının sakıncalı bulunduğu bir dönemde yaşayan Emily Bronte, kız kardeşlerinin desteği sayesinde yazdığı romanı yayımlayabilmiştir. Hatta romanı, Emily Bronte’nin kardeşlerinden Charlotte düzenleyip yayımlanmasını sağlamıştır. İngiliz edebiyatının en önemli yapıtlarından biri olan Uğultulu Tepeler, aynı zamanda dünya klasikleri listesinde de yer almaktadır. 19 Aralık 1848 tarihinde Birleşik Krallık'a bağlı Haworth köyünde yaşamını yitiren Emily Bronte, 30 yıllık ömrüne rağmen günümüzde de etkisini sürdüren bir yazardır.
Uğultulu Tepeler Kitabının Kısa Özeti
Uğultulu Tepeler kitabının kısa özeti aşağıdaki gibidir.
İki kardeş, Catherine ve Hindley, babaları Liverpool'a iş gezisine giderken yolda gördükleri zenci çocuk Heatcliff'i eve getirir. Catherine, ona derin bir sevgi beslerken Hindley ise asla sevmez. Catherine, Heatcliff'i sevmesine rağmen onun cahil olduğunu düşünür ve Thrushcross Grange malikanesinde yaşayan Edgar Linton ile evlenir. Heatcliff ise intikam almak için zalim bir adam olarak geri döner. Cathy, Linton'ın hastalıklı oğluyla evlendirilir ve Edgar'ın ölümünden sonra Uğultulu Tepeler'de büyük bir acı ve ızdırap yaşar.
Uğultulu Tepeler Kitabının Konusu Nedir?
Uğultulu Tepeler kitabının konusu, İngiltere'nin Yorkshire bölgesinde bulunan hayali bir malikanede geçen, tutkulu bir aşk ve intikam hikayesi şeklinde özetlenebilir. 19. yüzyılın başlarında geçen romanda, Heathcliff adlı bir evlatlık çocuk ile üvey kardeşi Catherine arasındaki sancılı aşk hikayesi anlatılıyor.
Kitap, Heathcliff adlı bir çocuğun, zengin bir aile tarafından evlat edinilmesiyle başlar. Evlatlık anne-babasının kızı Catherine ile arkadaş olan Heathcliff, zamanla Catherine'e karşı derin bir aşk besler. Ancak Catherine, ailesinin bir üyesiyle evlenir ve Heathcliff'i reddeder. Bunun üzerine Heathcliff, Catherine'in ailesine karşı intikam yemini eder.
Uğultulu Tepeler romanı; aşkın, kıskançlığın, acımasızlığın ve intikamın gücü üzerine derin bir karakter incelemesi sunar. Romanın ana fikri, insanların tutkularının, bağlılıklarının ve hırslarının hayatlarını nasıl etkileyebileceği ve bazen de yıkabileceği ile ilgilidir. Ayrıca sınıf farklılıklarının, aile bağları ve toplumsal normların insanların hayatlarını nasıl etkilediği de romanın önemli bir temasıdır.
Uğultulu Tepeler Romanının Arka Kapak Bilgisi
19. yüzyılın ikinci yarısında İngiltere'de yaşanan "Viktorya Dönemi" orta sınıfın yükselişini ve gösterişli yaşamların moda oluşunu temsil eder. Bu dönemde kadınların edebiyatla uğraşması hoş karşılanmazken Brontë kardeşler önce erkek kimliğiyle şiirler yazmış, ardından kendi adlarıyla üç önemli roman kaleme almıştır, ki bu eserler klasikler arasında yer almaktadır.
Emily Brontë, 1848'de hayata veda ettiğinde dünya edebiyatının en güzel romanlarından biri olan Uğultulu Tepeler'i geride bırakmıştır. Bazılarına göre dünyanın en büyük aşk romanı, bazılarına göre çağlar ötesi bir eser, hatta insanın içine işleyen bir anlatımla dile getirilmiş uzun bir şiir olan bu Viktorya dönemi romanı, her okunuşunda farklı tatlar veren bir başyapıttır.
Uğultulu Tepeler'deki karakterlerin sadece hayal ürünü olmadığı, Brontë'nin etrafında yaşayan, gerçek kişilerden derin izler taşıdığı da bilinmektedir. Bu gençlik öyküsü; sevgi, kin, nefret ve öç alma tutkusu gibi güçlü duygularla örülmüş olup patladı patlayacak bir cinsellikle doludur. Duyarlılığı ve hiç evlenmemiş olmasıyla bilinen bu genç kadın yazar, tüm canlılığıyla bu romanda hissedilir. Yaşa, deneyime ve duyarlılığa göre değişkenlik gösteren, farklı zamanlarda okunduğunda değişik tatlar veren ve tekrar tekrar okuma isteği uyandıran bu başyapıt, bir şaheserdir.
Kategoriler
Son Yazılar
En Çok İşe Yarayan Sertifikalar
21 Ağustos 2023
11 Maddede Etkili Sunum Teknikleri
14 Ağustos 2023
Risk Analizi Nedir?
13 Ağustos 2023