Çocuklar İçin Kişisel Gelişim Uygulanabilir Mi?

İnsanlar doğdukları andan itibaren dünyanın işleyiş biçimine, şekline bir farklılık katar. İstemli ya da istemsiz gerçekleşen bir durumdur. Dünyamız artık aşırı yoğunluktan dolayı tam anlamıyla bir rekabet ortamı haline gelmiştir. Daha çok küçük yaşlardan itibaren, ebeveynlerin çocuklar için kişisel gelişim desteği ile insanoğlu bu rekabet ortamı için büyütülür, eğitilir ve topluma yararlı bir birey haline dönüşür zamanla. Evrenin kabul görmüş yasalarından biri diyebiliriz bu evirilme dönemi için. Farklı amaçlar için yaşasa da herkes temelde çok fazla ortak özelliğimiz var aslında.

Çocuklar İçin Kişisel Gelişim Yaş Sınırı Var mı?

Yaşadığımız farklı toplumlarda her birimiz farklı bir uğraş peşindeyiz. Bu rekabetçi dünyada koca bir ömür, maraton yarışları gibi tüketiliyor zamanla. Zayıf düşenler geride kalıp pişmanlıklarıyla yüzleşirken, ardına bakmadan ilerleyenler bir şekilde öncülük ediyor bazılarımıza. İşte bu yarışta kişisel gelişim denen şeyin ne kadar önemli olduğu bunun herhangi bir yaş kısıtlamasına tabii tutulamayacağı bariz ortadadır. Çocuklar için, gençler için hatta yaşlılar için bile kişiselgelişim hiçbir zaman diliminde duraksamaya yer bırakmayacak şekilde bireyin kendisine uygulanabilir.

Burada önemli bir noktaya değinmekte fayda var. Çok küçük yaşlardan itibaren alınan kişisel gelişim uygulamasının daha faydalı olacağı konusu. Nasıl ki çocuklar küçük yaştan itibaren okula gönderiliyorsa, aynı şekilde okulda verilen mesleki gelişim eğitimleri gibi kişisel gelişim bilincinin de bir şekilde empoze edilmesi gerekiyor. Bu bilince sahip çocuklar geleceğin gelişmiş ve başarılı toplumları için birer altın yatırımdır.

Ebeveynlerin Çocuklara Kişisel Gelişim İçin Yaklaşımı Nasıl Olmalıdır?

Kitap okumak ve okutmak bu yolda atılabilecek en akıllı adımdır desek yeridir. Gündelik hayatımızda farklı çevresel ya da toplumsal gereklilikler bize bir şekilde kendisine bağlıyor. Edindiğimiz bazı alışkanlıklar hayatımızın bir parçası haline gelebiliyor bazen. Faydalı veya zararlı edindiğimiz bu alışkanlıklardan kurtulmak sanıldığının aksine çok da kolay değil. İşte kitap okumayı da kendimize göre belirlediğimiz prensipler bütününün arasına sıkıştırmak veya kitap okumak için özel bir zaman dilimi ayırmak çok önemli. Ebeveynler kitap okuma alışkanlığını önce kendisi edinmeli daha sonra çocuklarına kazandırmalı bir şekilde.

Burada önemli bir nokta var. Çocuklara kitap okuma alışkanlığının kazandırılması, eğitici öğretici belgeseller ve filmler izletilmesi, tiyatroya götürülmesi vb. gibi durumlar asla bir baskı düşüncesiyle dayatılmamalı. Bu fikirler, düşünceler çocuklara arkadaşça yaklaşılıp empoze edilebilmeli. Çocukların sosyal çevreye uyumu sağlanmalı aynı zamanda empati yeteneğimizle onun dünyasında nasıl kabul göreceğini önceden kestirebilmeli ve buna göre hareket etmeliyiz. Bahsedilen tüm bu konuları kısaca özetlemek gerekirse çocuklar için kişisel gelişim uygulanırken dikkat edilmesi gereken en temel konu ebeveynlerin örnek teşkil edebilecek durumda olması. Çocuk zamanla bu evrelerin muhakemesini kendi dünyasında şekillendirecek ve doğruyu bulma yolunda daha kolay ve umut verici adımlar atacaktır.