Eğitim Durumu Yetersiz Olan Üniversite Öğrencileri
Gençlerin ve çocukların toplum hayatında yer almaları için gereken eğitim anlayışı; bilgi ve beceri elde etmelerine, kendilerini maddi ve manevi anlamda geliştirmelerine, bu gelişmeleri okulda, aile içerisinde, sosyal hayatta doğrudan veya dolaylı olarak terbiye edilmesidir. Eğitim, tanımı bu şekilde olmaktadır.
İçindekiler
Eğitim Alıp İşsiz Kalanlar
Ülkemizde üniversite mezunu oranı gün geçtikçe artış göstermekte. Hemen hemen her hanede bir veya iki tane üniversite mezunu bulunmakta. Bunlar yoksa çocuğu veya kendisi üniversite okumakta. Kısacası eğitime verilen önem artış göstermiştir. Her şehirde üniversite olumlu ve olumsuz yanlarını da beraberinde getirdi. Eskiden sadece büyük şehirlerde yaşayan ve maddi durumu iyi olan ailelerin çocukları okumaktaydı. Şehirlerinde üniversite bulunmayan öğrenciler ise aile özlemine katlanarak şehir dışına gitmeyi göze alıyordu.
O zamanla şimdiyi karşılaştırdığımızda bu riskleri göze alan birey, seçtiği bölümü bitirdiğinde iş bulması kolay oluyordu. Toplum açısından ise üniversite mezunu etiketi oluyordu. Üniversitelerin ilçelere kadar boy göstermesi öğrenci için yer ve maliyet açısından avantaj haline geldi. Yüksek lisans ve doktora mezunları da bu sebeple artış göstermiştir. Verilen diploma sayısında artışlar olmuştur fakat mezun olunan bölümlerde yığılmalar meydana gelmiş, açılan kadrolar yetersiz kalmıştır. Mezun olan öğrencilerde, işe alım sürecinde diplomadan çok 16 yıl müddetince eğitim hayatını nasıl geçirdiği ön plana çıkmıştır. Yabancı dil, bilgisayar kullanımı ayırt edici faktörler olmaktadır.
Kişisel Gelişim. Boğaziçi Enstitüsü.
Gençlere Bir Uğraşı Bulmalı
Üniversiteden mezun olan öğrencilerin, 4 yıl boyunca aldıkları eğitimin yetersiz olduğu meydandadır. Bu durum istatistik verilerle ve sosyal çevrede olan bilgi yarışmaları programlarında ortaya çıkmaktadır. Boğaziçi Üniversitesi mezunu bir öğrencinin ülke ortalamasının üstünde bir performans göstermesi gerekirken, basit düzeyde soruları cevap verememesi üzücü bir gerçektir. Avrupa da ki üniversite eğitim sisteminde haftalık en fazla 4 dersi olduğu bilinmektedir. Bunun sebebi ise öğrencilerin boş vakitlerini arttırarak, onlara kendilerini geliştirme imkanı sunmakta. Bizde ise tam tersi durum mevcut. Yüksek Öğretim Kurumu, bu durumu gözden geçirmeli ve ders oranlarını azaltmalı. Bölümüyle uzaktan yakından ilgisi olmayan dersler kaldırılarak öğrencilere boş vakit açılması, üniversitedeyken bu duruma çare olunacaktır.